Ocak ayından bu yana her hangi bir yazı yazmamamın bence bana göre bir izahı yani açıklaması yok maalesef.
Gerçi daha öncelerden de okuduğum ancak içselleştirmesini yeni başarabildiğim bir kavram ile açıklayabilirim:
“Mükemmel ya da mükemmele yakın olsun” anlayışı…
Heyecan duyarak başladığım bir işte başlangıçta “…aman canım ben tüm iyi niyetim ve doğallığımla yapmaya çalışıyorum bu işi…Elbette çok güzeli de olabilir çok kötüsü de…amacım öğrenmek zaten…” gibi daha pek çok cümle sıralarken ilerleyen zamanlarda aldığım güzel yorumlar birden beni durduruyor, garip değil mi? Değil çünkü hemen sorumluluk tarafım devreye giriyor, “..daha iyisini yapmalısın…yeni teknikleri hemen öğrenmelisin…daha çok kişiye ulaşmalısın…ama nasıl…” cümleleri bir bir sıralanıyor zihnimde ve “…zaten teknolojiye de hemen hakim olamıyorum…” gibi zırva bir cümleyle hangi yazardan okumuştum hatırlayamadım maalesef ama çok doğru olan bir tanımlamayı yani zihnimde geviş getirmeyi yaşıyorum da yaşıyorum…
Meğer bu durumun açıklaması da “…mükemmel olma duygusu…” imiş. Burada yanlış anlaşılmak istemem (ki işin uzmanları da bunu böyle açıklıyorlar) ben zihnimin açığa çıkan yani seslendirebildiğim yanında mükemmel olayım diye bir kaygı taşımıyorum:) Sadece tetikleyen durumlar karşısında bilinçaltında gerçekleşen bu durumu yaşıyorum (ki bu tetikleme bende, nasıl geliştiğini ya da başladığını tam olarak bilemediğim, hitap ettiğim topluluğa karşı duyduğum rol model olma, sorumlu davranma, gelişen her durumu istisnasız göğüsleyebilme dürtüsü). Ne kadar ağır değil mi? Bir anne, bir öğretmen olarak böyle düşünmenin ne kadar yanıltıcı olduğunu ikna edici bir şekilde anlatabilirim. Zaten hepimiz için geçerli olan da şu ki insanın kendini ikna etmesi ve anlaması, anlayışlı olması çok daha öncelikli ve önemli…
Çok klişe biliyorum ama keşke bunu çocuk yaştan itibaren bilebilseydim… Klişeyi bırakıp bugünkü aklımla diyorum ki “…iyi ki bunu artık anlamlandırabiliyorum, hiç kolay olmayacak evet, bu davranışımı değiştireceğim, bunu kendime borçluyum…”
Geleyim başlık neden “fizik ajandam” ?
Blogumda, fizik derslerinde yeterince açıklayıcı görselleri olmadığını düşündüğüm konuların görsellerini, bilebildiğim kadarıyla bilgisayarda hazırlayıp bu bilgiye erişmek isteyenlerin aramaları sonucunda karşılarına çıktığında, bir konuyu bile daha iyi anlarlarsa ne kadar mutlu olacağım düşüncesiyle hazırlayıp yayınlıyordum. Teknik konularda hızlı olamadığım için de çok zamanımı alıyordu. Bunun üzerine “…acaba bu kavranması güç olan konuları YouTube üzerinde anlatsam daha mı iyi olur? hadi bi de onu deneyeyim diye yeni bir yolculuğa çıktım. E o da benim için zaman alıcı bir eylem olduğundan blogda bir şey paylaşamaz hâle geldim:)
Sözün özü şu ki 9, 10, 11 ve 12. sınıf fizik dersinin bazı konularında YouTube da https://youtube.com/channel/UCubvXPMeyyChVEoIdb3A53Q linkinden benim derslerimi izleyebilirsiniz. Zaman içerisinde öğrencilerin karışık bulduğu konulara öncelik vererek buradaki ders sayısı daha da artacaktır. Unutmayın fizik zevkli bir derstir, hepinize başarılar dilerim.
